En canlı bakışlardan biri 1928’de modern Irak’ta Ur kraliyet mezarlığında eski bir hükümdarın zihninde ortaya çıkarıldı. MÖ 2500 yıllarına dayanan sözde Standart Ur, gelişen bir Mezopotamya şehir devletini tasvir eden lapis lazuli, kabuk ve kırmızı kireç taşından yapılmış mozaiklerle süslenmiş bir buçuk uzunluğunda trapez biçimli ahşap bir kutudur. Kutunun bir tarafında ortalama vatandaşlar görev bilinciyle sıraya girerek gelirleri üzerine maiyetiyle ziyafet çeken krala vergi olarak ürün, koyun ve diğer hayvanları teklif ediyor. Karşı tarafta, vergi vergileriyle finanse edilen kralın ordusunun Ur’un düşmanlarına vurduğu görülüyor. Her iki sahne de, evrensel bir insan deneyimi haline gelen şey sayesinde büyük bir verimlilikle işleyen, oldukça idealize edilmiş bir hükümetin kral gözü görüntüsünü gösteriyor. Roma dönemi Mısır’ında vergilendirme üzerine çalışan Michigan Üniversitesi tarihçisi Irene Soto Marín “Herkes vergiye tabi tutuluyor” diyor. Arkeolojik kayıtların, tipik bir kişinin vergi yükünü kaydeden belgelerle dolu olduğuna dikkat çekiyor. Soto Marín, “Antik dünyadan günümüze kalan metinlerin çoğu edebi eser değil, sıradan vergi makbuzları” diyor. “Eski devletlerin politikaları ve bu politikaların insanların günlük yaşamları üzerindeki etkisi hakkında fikir edinmenin en doğrudan yolu bunlar.” Çok sayıda eklektik kanıt, yöneticilerin mahsulden işgücüne kadar her şey için nasıl vergi uyguladıklarını, insanların görevlerine nasıl uyduklarını ve vergilerin devletin refahına nasıl katkıda bulunabileceğini ortaya koyuyor. Ancak bu eserler, güçlülerin gelir elde etmek için iddialı planları varken, en azından bazı durumlarda, vergi mükelleflerinin kendilerinin Ur Standardı’nda tasvir edilen konuların mükemmel uyumu ile davranmadıklarını da gösteriyor.
İlk Yorumu Siz Yapın